İnsan ve Değer Yargıları
2021, Ağustos 7 Değer yargılarından bağımsız hareket eden birey düşünülemez. Beşerî yahut ilâhî, ekseriyetle insanlığın kendisini bağlı hissettiği bir paradigmanın varlığından söz edebiliriz. Ve dahi denebilir ki, değer yargıları, hayata tutunmamızı sağlayarak bize ilham verirler. Bireysel tüm eylem, söylem ve düşüncelerin temeli değer manzumelerine dayanır. Bu bağlamda, hiç bir ideolojiyi benimsememek de bir bakış açısı ve dünya görüşü sayılabilir. (Nihilizm) O halde evvelâ kritiği yapılması gereken, eylemi gerçekleştiren birey ya da gerçekleştirilen eylem değil, bireyin mensubu olduğu değer sistematiğidir. Odaklanmamız gereken düğüm noktası burasıdır. Dolayısıyla, zihnimizdeki düşünce sistemlerinin ve kavramların anlam çerçevesini ve sınırını belirleyen iç ve dış, yerel ve küresel kodları sorgulamalı ve bu anlam çerçevesinin “ hakîkate ” nispetini gözetmeliyiz. Böylesi bir metodoloji ile sorunlara eğilmek, bizlere, meselelerin gerçek mâhi...